Toros Koleji

Mersin Kent Ansiklopedisi sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Toros Koleji, Mersin Tevfik Sırrı Gür Lisesinin yöneticileri ve uzman öğretmenlerinden oluşan on bir kişilik idealist bir kadro tarafından 15 Ağustos 1964 tarihinde bugünkü “Atatürk Evi ve Müzesi” olan binada 3 sınıf ve 48 öğrenci ile hizmete açılmıştır. 1975 yılında Soğuksu Caddesindeki eski “Akdeniz Koleji” binasına taşınmış, bu binanın da 1978 yılında mahkeme kararıyla tahliye edilerek yıkılması nedeniyle okul kapanma tehlikesi yaşamıştır.

Okulun Adı ve Okul Binası Okul kurucuları, isim olarak “Atatürk” veya O’nu çağrıştıracak bir isim istiyorlardı. Ancak İçel ili sınırları içinde bu isimlerde okullar olduğu için mevzuat gereği böyle bir isim verilemeyeceği anlaşılınca, günlerce süren tartışmalar ve araştırmalar sonunda nihayet bölgenin bir sembolü de sayılan Toros dağlarının ismine izafeten okulun adı “TOROS KOLEJİ” olarak belirlendi ve bu isim üzerinde ittifak sağlandı.

Toros Koleji

Okul binası olarak, daha sonra ATATÜRK EVİ olarak müze haline getirilen bina en uygun seçenekti. Binanın, okul olmaya uygun yapısının yanında, Mersin Lisesi’ne çok yakın bir mevkide ve merkezi bir konumda olması da önemli bir avantajdı. Binanın mülk sahibi olan Fedon Tahinci ile görüşüldü. Binanın alt katında terzilik yapan Olga Kardeşlerin muvafakat etmeleri halinde kiraya verebileceklerini ifade ettiler. Olga Kardeşler, bekâr yaşayan iki kız kardeşti. Binanın zemin katının batı cephesinden ayrı girişi bulunan 2 odayı kullanıyorlardı. Binanın sahibi Fedon Tahinci idi ama Olgaların da bina üzerinde yasal bir tasarruf hakları bulunuyordu. Kendileriyle görüşüldü. Anlayış gösterdiler, hatta bir okulun bu binada açılmasından memnun olacaklarını ifade ettiler. Bunun üzerine mülk sahibi ile gerekli mutabakat sağlandı ve 20 Mart 1964 tarihinde okul kurucusu sıfatı ile Mualla Uğuroğlu, kefil sıfatıyla diğer kurucu ortaklar, mülk sahibi olarak da Fedon Tahinci ile eşi Anjelik Tahinci’ye vekâleten, kendisine asaleten Ksenofon Tahinci arasında 5 yıl süreli kira sözleşmesi imzalandı. Süre 5 yıl olarak tespit edilmiş olmasına karşın mülk sahibi, olağanüstü bir sebep olmadıkça, okulun istediği kadar süre veya süresiz olarak bu binada kalabileceğini taahhüt etti.

Üç katlı binanın Atatürk Caddesi üzerinde bulunan güney cephesinin zemin katında bisiklet tamircisi Ali Yavuz, fotoğrafçı İsmet Çağlayan ve ressam Doğuş’un işlettikleri üç bağımsız dükkân ve bu dükkânların doğusunda bahçe kapısı vardı.

Bina ve bahçesi biraz bakımsız olmakla beraber, hem mimari estetik hem de yerleşim ve çevre düzeni bakımından son derece güzeldi. Modern devletimizin kurucusu olan Atatürk’ün Mersin’e teşriflerinde bu evde misafir kalması, Mersinimiz için ayrı ve olağanüstü bir şans olmuştur. Bu sayede mimari sanatının müstesna bir örneği olan bu yapı müze haline getirilerek koruma altına alınmış ve yaşaması sağlanmıştır. Aksi takdirde çoktan yıkılır ve yerine çok katlı çirkinlik abidesi bir beton bina dikilirdi. Nitekim 1974-1975 yıllarında mahkeme kararıyla yapılan tahliyenin amacı buydu. Bu arada elini çabuk tutarak haksız kazanç elde etmenin dışında hiçbir çevresel, sanatsal ve estetik değer tanımayan kişilerin elinden bu binayı kurtaran resmi makamlara teşekkür etmek gerekir.

Binanın yeni sahibi Nebil Hayfavi, binanın boşaltılması hususunda dostane bir çözümden yanaydı. Bu konuda mahkemelik olmak ve okul camiasını karşısına almak istemiyordu. Bu meyanda yapılan görüşmeler sonunda makul bir süre tanındı ve bu sürenin sonunda binanın tahliye edilmesi hususunda karşılıklı muvafakat sağlanarak yeni bir binanın arayışına başlandı. Bir süre önce kapanmış olan Akdeniz Koleji’nin yeri uygundu. Bu binanın sahibi olan Mehmet Akdoğan ile yapılan görüşmeler neticesinde anlaşma sağlandı ve söz konusu bina kiralandı. Kiralanan yeni binanın tadilat ve tamirat işlemleri tamamlanarak 1975 yaz sezonunda okul yeni binaya taşındı.

Kaynak: Ali Özveren “Kuruluşunun 50’nci yılında Özel Toros Okulları (1964-2014) – Toros Üniversitesi Yayınları. Yayın no.8